Uzaydan Gelen Taşlar

Bilim insanları, altı yıllık bir Japon uzay görevinde toplanan nadir örnekleri analiz ettikten sonra, Dünyamızın yaşam kaynağı olan suyun Güneş Sistemi’nin dış bölgelerinden asteroitler tarafından Dünya’ya getirilmiş olabileceğini bildirdiler.

Asteroit Ryugu’dan alınan örnekler, Güneş Sistemimizin şimdiye kadar incelenen en bozulmamış örnekleri olarak nitelendiriliyor ve Dünya’da yaşama yol açabileceği düşünülen bazı amino asitleri de içeriyor.

Japonya’nın Hayabusa 2 misyonu tarafından Aralık 2020’de Dünya’ya getirilen örnekleri inceleyen bilim insanları, uzun bir kimyasal analizin sonuçlarını yayımladılar. 2018 ve 2019 yıllarında asteroit Ruygu’nun yüzeyinden ve yeraltından toplanan örnekler, Dünya’ya yakın seyreden asteroidin hangi maddelerden yapıldığını ortaya çıkararak Güneş Sistemimizin oluşumunun ilk günlerine dair önemli bilgiler sağlıyor.

Ryugu, Dünya’dan 300 milyon kilometre uzaklıkta ve her 16 ayda bir Güneş’in etrafındaki turunu tamamlıyor. Muhtemelen diğer birkaç asteroitin enkazından oluşmuş.

Hayabusa 2, iki ayrı örnekleme hareketi ile Ryugu’dan 5,4 gram kaya parçası topladı. İlk iniş Ryugu’nun yüzeyinden alınan örneklere odaklanırken, ikincisi küçük bir krater oluşturmak ve asteroidin yüzeyinin altından malzemeyi havalandırmak için bir tertibat kullandı ve bu parçalar sonda tarafından yakalandı.

Ryugu’dan alınan örneklerde organik madde arayan Japonya’daki Kyushu Üniversitesi’nden Hiroshi Naraoka liderliğindeki bir ekip, yayımlanan başka bir makalede, Ruygu parçalarının bilinen diğer karbonlu kondrit asteroitlerinden daha fazla karbon, hidrojen ve nitrojen içerdiğini söyledi.

Naraoka ve ekibi tarafından yapılan analiz ayrıca örneklerde, canlı organizmaların DNA kodlarına dayalı olarak ürettiği proteinlerin yapı taşları olan glisin ve L-alanin de dahil olmak üzere 10’dan fazla amino asit türü buldu.

Naraoka, 2022 Ay ve Gezegen Bilimi Konferansı’ndaki sunumunda, “Numunelerde proteinojenik amino asitler, Dünya’da bulunan petrole benzer polisiklik aromatik hidrokarbonlar ve farklı azot bileşikleri dahil olmak üzere çeşitli prebiyotik organik bileşikler tespit ettik. Bu prebiyotik organik moleküller, Güneş Sistemi boyunca, potansiyel olarak, çarpma veya başka nedenlerle Ryugu yüzeyinden gezegenler arası toz olarak yayılabilir.” dedi.

Hava ve tektonik süreçlerin olmaması nedeniyle, asteroitlerdeki malzeme ve kimyasal bileşimleri, bu cisimler Güneş Sistemimizin ilk günlerinde “doğduklarından” beri neredeyse hiç değişmedi. Ryugu gibi antik uzay kayaları bu nedenle bilim insanlarının geçmişe bakmalarını sağlar. Araştırmacılar, asteroit parçalarını yakından inceleyerek, günümüzde Dünya’daki tüm yaşamın temelini oluşturan organik maddenin, yaklaşık 4,6 milyar yıl önce Güneş Sistemi’ni meydana getiren moleküler buluttan nasıl oluştuğunu ve bu şekilde nasıl evrimleştiğini anlayabilirler.