
Bilinçli Farkındalıkla Beyninize Yol Gösterin
Evinize varınca arabadan inip eve nasıl geldiğinizi hatırlayamadığınız oldu mu hiç?
Müthiş beyinlerimiz sayesinde, otomatik pilotu devreye sokabilir ve çok da bilinçli bir çaba harcamadan gitmek istediğimiz yere gidebiliriz. Ancak, olur da bir kedi aniden yola atlarsa, hemen frene basıp, araba tekerleklerini daha bilinçli bir şekilde kontrol ederiz.
Eğer bir becerimizi yeterince uzun süre kullanırsak, o konuda oldukça iyi oluruz. Beyin, verimlilik ve hızdan hoşlanan çok güçlü bir organdır. Bir şeyleri bilinçli çaba sarf etmeden ne kadar çok yaparsak, başka şeyler için de o kadar çok enerjimiz kalır. Normalden farklı hiçbir şey olmazsa, bizi aynı otomatik kararları almaya yönlendiren aynı sinirsel yolları takip ederiz. Bununla birlikte, bir zorlukla karşı karşıya kalırsak ve bunun farkına varırsak, o zaman yeni yollar yaratmaya başlarız – hatta eskileri bırakırız.
Yeni sinir yollarını nasıl oluşturabiliriz?
Eskiden, beynimizi değiştiremeyeceğimiz düşünülürdü. Fakat modern sinirbilim sayesinde, artık beynimizin yeni bir çevreye uyum sağlamak için değişebileceğini biliyoruz. Beynin çevresine uyum sağlama ve yeni sinir yolları oluşturma yeteneğine nöroplastisite adı veriliyor.
Nörobilimciler, farkındalık meditasyonunun beynin değişme yeteneği üzerindeki etkisinden oldukça etkilenmişlerdir. Örneğin, Harvard Üniversitesi’nden Dr. Sara Lazar’ın çalışması, farkındalık ve nöroplastisite arasındaki kesişimi ele alma açısından öne çıkan bir çalışma. Dr. Lazar ve meslektaşları ilk çalışmalarında, tecrübeli meditasyon uygulayıcılarının beyinlerini daha önce hiç meditasyon yapmamış insanlarla karşılaştırdılar. Araştırmacılar, meditasyon yapanların, yapmayanlara göre beyinlerinin belirli bölgelerinde daha fazla gri maddeye sahip olduğunu buldular. Bu alanlar öncelikli olarak duyusal ayrımsamayla ilgiliydi.
Araştırmacılar 2011’de yaptıkları bir sonraki çalışmada, sekiz haftalık farkındalık eğitiminden (MBSR) sonra, insanların bazı beyin yapılarında değişiklikler olduğunu buldular. Beyin taramaları, meditasyon yapanlarda kontrol grubundakilere kıyasla hipokampal büyüme gösterdi. Hipokampus limbik sistemin bir parçası olan denizatı şeklinde bir beyin yapısıdır; özellikle öğrenme ve hafıza süreçleri için önem taşır. Örneğin, travma sonrası stres sendromu ve depresyonu olan insanlarda hipokampusun daha küçük olduğu gözlemlenmiştir.
Dr. Lazar ve ekibi ayrıca meditasyon yapanların beyin taramalarında temporo-parietal bağlantı noktasında değişiklikler buldu. Bu beyin bölgesi yeni bir perspektiften bakma, yaratıcılık, empati ve şefkatle ilgilidir. Bu sonuç, sekiz haftalık farkındalık meditasyonunun, insanların kontrollere kıyasla başkalarına karşı daha fazla empati geliştirmelerine yardımcı olduğunu gösterdi. Dahası, araştırmacılar meditasyon yapanlarda amigdala boyutunda da azalma buldular. Stresin azaldığını bildiren kişilerin amigdalası daha küçüktü. Bu beyin yapısı özellikle öfke ve korkuyla ilişkilidir. Özünde, bu bulgular meditasyon uygulayıcılarının duygusal olarak onları tetikleyen uyaranlara daha az tepki verdiklerini gösteriyor.
Bilinçli farkındalık ve duygu regülasyonu
Farkındalık hem genel bir özellik, hem de durumsal bir özellik olarak kavramsallaştırılmıştır. Genel olarak farkında olma hali, bireyin günlük yaşamda farkında olma eğilimini gösterirken, durumsal farkındalık, farkındalığın meditasyon uygulayarak geliştirilmesini ifade eder.
2015 yılında Toronto Üniversitesi’nden Dr. Norman Farb ve meslektaşları, durumsal farkındalığın bilişsel anlamda yeniden değerlendirme üzerindeki etkilerini araştıran bir çalışma yayımladılar. Bilişsel yeniden değerlendirme, duyguları düzenlemek için bir durumun anlamını yeniden gözden geçirme veya yeniden yorumlama yeteneğidir. Çalışma için, araştırmacılar katılımcıları üç gruba ayırdı: 1) farkındalık 2) bastırma 3) gezinen akıl. Çalışma katılımcıları bir hafta boyunca gruplarına bağlı olarak farklı stratejiler uyguladılar. Farkındalık grubunda olanlar, diğer gruplardaki deneklerden daha yüksek düzeyde durumsal farkındalık yaşadıklarını bildirdiler.
Araştırmacılar, durumsal farkındalığın zaman içinde artan bilişsel yeniden değerlendirmeyi öngördüğünü buldular. Farb ve meslektaşları, gelişmiş bilişsel yeniden değerlendirmenin insanların uzun vadede duygularını daha iyi düzenlemelerine bile yardımcı olabileceğini öne sürüyorlar.
Tüm bu bulguların ışığında araştırmalar, farkındalık uygulamalarının beyni derinden etkilediğini gösteriyor. Beynin yeni alışkanlıklar yoluyla edinilen yeni bilgileri değiştirme ve bunlara uyum sağlama yeteneği bizim için dönüştürücü olabilir. Deneyimlerimizi yeniden çerçeveleyebilmek, hayatın bize sundukları karşısında nasıl yanıt vermek istediğimizi seçme esnekliği de verir.
REFERENCES
- 1. March 27, 2018, Sara Lazar at the Celebrating Delightful Moments and the Tech Vectors of Happiness event. https://www.youtube.com/watch?v=GOIwtTmpc-I
- 2. Holzel B.K, et al. (2011). Mindfulness practice leads to increases in regional brain gray matter density. Psychiatry Res.191:36–43. doi: 10.1016/j.pscychresns.2010.08.006.
- 3. Garland, E. L., Hanley, A., Farb, N. A., & Froeliger, B. (2015). State mindfulness during meditation predicts enhanced cognitive reappraisal. Mindfulness, 6, 234-242. https://doi.org/10.1007/s12671-013-0250-6