#

En Uzun Ömürlü Omurgalı

Bilim Dalları

En az 400 yaşında…

Danimarkalı araştırmacılar, omurgalı canlılar arasında uzun yaşama rekorunun Arktik Okyanusu’nun (Kuzey Buz Denizi) dondurucu soğukluktaki sularında yaşayan ve 4-5 metre büyüklüğe erişebilen Grönland Köpekbalığı’na (Somniosus microcephalus) ait olduğunu belirlediler.

Balıkçıların ağlarına takılan 28 dişi köpekbalığı üzerinde karbon-14 tarihlendirme yöntemiyle yapılan yaş ölçümlerinde 493 ve 502 cm boyutlarındaki iki bireyin yaşları 335 ve 392 yıl olarak belirlenmiş.

Daha önceki araştırmalar, doğuşta 42 cm uzunlukta olan ve yılda ancak 1 cm büyüyen bu türün dişilerinin, boyları 4 metreyi geçtikten sonra doğurgan hale geldiklerini gösteriyor. Bu da ancak 156 yaşında çiftleşmeye hazır olmaları demek.

Grönland köpekbalıklarıyla ilgili dikkat çekici bulgular arasında bunların, gözlerine yapışıp saydam tabakalarını yiyen bir parazit kurt nedeniyle genelde kör olmaları. Dolayısıyla beslendikleri balina leşleri ya da kutup ayılarına yakalanmamak için denizde uyuyan fokları yüksek koku alma yetenekleri sayesinde bulabiliyorlar. Bu köpekbalıkları avlarını 1 metre uzaklıktan ağızlarına vantuz gibi çekebiliyorlar.

Kopenhag ve Aarhus Üniversiteleri’nden araştırmacılar,  önce Grönland  köpekbalığının yaşlarını  omurgalarındaki “yaş halkalarına” bakarak çıkarmayı denemişler, ama bunların bulunmadığını görünce ilginç bir yöntemle yaşlarını göz merceklerindeki karbon izotoplarının oranlarından belirlemişler.

Araştırmacıların baktıkları karbon-14, bu elementin ağır bir izotopu. 1950’lerin ortalarında yaygın olarak gerçekleştirilen nükleer denemeler, 1960’ların ilk yıllarında bu elementin deniz sularındaki  miktarında, ve dolayısıyla deniz ekosistemlerindeki canlı dokularında (özellikle göz merceklerinde) belirgin bir artışa yol açmış. Örnekler üzerinde yapılan karbon-14 testi, 2,2 metreden daha küçük boyda iki köpekbalığının 1960’lardan sonra doğduğunu, birininse 1963 yılında doğduğunu ortaya koymuş. Yaşlarla vücut boyutları arasındaki bu korelasyon, hayvanların yaşlarının oldukça duyarlı biçimde hesaplanmasını sağlamış.

Deniz biyologları ve genetikçiler, Arktik Okyanusu’nun soğuk sularının, metabolizma hızını dolayısıyla gelişmeyi ve biyokimyasal faaliyetleri yavaşlatarak hayvanların ömürlerini uzattığı görüşündeler. Ayrıca üç yıl önce yayımlanan bir çalışmada da soğuğun, yaşlanmaya direnç genlerini harekete geçirerek hayvanlarda proteinlerin daha iyi katlanmasını, DNA’ya zarar veren moleküllerin ayıklanmasını ve enfeksiyonlarla daha etkili biçimde savaşılmasını sağlayarak yaşam süresinin uzamasını sağladığı gösterilmiş. 

REFERENCES

  • 1. “Greenland shark may live 400 years, smashing longevity record”, ScienceOnline, 11 Ağustos 2011.