Gözden Uzak, Gripten Uzak Bir Sene

Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre, tüm dünyayı etkileyen COVID-19 salgınının zorunlu kıldığı maske, mesafe ve hijyen kuralları uygulanmaya başladığından beri neredeyse kimse grip olmuyor. Çünkü koronavirüs için alınan bu tedbirler, grip virüslerinin de bulaşmasını engelliyor. Geçtiğimiz sonbahar aylarında Scientific American’da yayımlanan rapora göre, grip vakalarındaki hızlı düşüş yalnızca belirli bir bölgede değil, tüm dünyada görüldü. O zamandan beri de vaka sayısı düşük seyrediyor. Grip virüsü de aynı koronavirüs gibi bulaşıyor, fakat konakçıdan konakçıya atlamakta o kadar başarılı değil.

ABD’nin Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi CDC’ye göre, Eylül 2020 – Ocak 2021 arasında ABD’de kaydedilen vaka sayısı yalnızca 1.316. Bir önceki sene aynı tarihleri kapsayan dönemde ise bu sayı neredeyse 130.000’di.

Durum böyle olunca, bu sene grip aşılarının nasıl hazırlanacağı da merak ediliyor, çünkü aşılarda genelde bir önceki senenin grip suşları kullanılıyor. WHO, her sene yaptığı gibi bu sene de şubat ayında aşılarda kullanılabilecek suş önerilerini yaptı, fakat normal bir seneden çok daha az sayıda vakayı temel alarak. Tabii ki, grip vakaları az olduğu için mutasyon olasılığı da düşük ve bu sebeple 2021-2022 aşısının normalden daha etkili olabileceği de öngörülüyor.

Grip virüsünün azalması halk sağlığı açısından iyi bir şey gibi görünse de bağışıklık sisteminin tepki kabiliyeti bakımından sorunlara yol açabileceği de düşünülüyor. Grip vakalarındaki bu düşüş birkaç sene devam ederse, bebeklerin erken yaşta bağışıklık sistemine bu bilginin kazandırılması mümkün olmayabilir. Böylece ileri yaşlarda sorun yaşama olasılığı artabilir.

Ayrıca unutmamak gerekir ki, gribe yakalananların yalnızca %5’ine resmi olarak tanı konuyor, dolayısıyla WHO’nun sağladığı bilgilere bu tanı oranıyla bakmakta fayda var.

Tabii ki, durumun önümüzdeki senelerde nasıl seyredeceğini öngörmek mümkün değil. Kesin olarak söylenebilecek şey, geçtiğimiz sene boyunca aldığımız tedbirlerin grip virüsüne karşı epey etkili olduğu. Sosyal mesafeyi korumak, kapalı alanlardan uzak durmak ve maske takmak, sık sık el yıkamak veya başka yollarla dezenfekte etmek, bu tip hastalıkların yayılmasını net biçimde engelliyor. Bu dönemde sanırız hepimiz biraz “kolonyakolik” olduk.

Bazı uzmanlar ise, önümüzdeki sene grip vakalarında normalin üzerinde artış yaşanabileceğini söylüyor. Dolayısıyla, özellikle kış aylarında maske takma alışkanlığını bir süre göre kaybetmeyebiliriz.