Tatlıdan Vazgeçemiyor musunuz?

Sırf tadına bakmak için bir kurabiye ya da bisküvi denemek istediğiniz, sonra da tabak bitene dek kendinizi yemeye devam etmekten alıkoyamadığınız oldu mu hiç? Evet diyorsanız, yalnız olmadığınız gibi, sorumlusu sindirim sisteminizin doğal misafirleri de olabilir.

Bilim insanları, farelerde “tıkınmayı durduramama” davranışından belirli bağırsak bakterilerinin sorumlu olduğunu ortaya çıkardılar.

Farelerin lezzetli yiyeceklerden en az insanlar kadar zevk aldığı bilinen bir gerçek. Tok olsalar bile, tatlı atıştırmalıklar yemeye devam edebiliyorlar. Burada kastettiklerimiz, açlığımızı gidermek ya da vücudumuzun ihtiyaç duyduğu besinleri almak yerine, sırf haz almak için tükettiğimiz yiyecekler. Şekerli atıştırmalıklar, bu tür lezzetli yiyeceklerin en yaygın türü.

California Teknoloji Enstitüsü’nden (Caltech) araştırmacılar, farelerin sindirim sisteminde bulunan belirli bakterilerin, tatlı atıştırmalıkları dur durak bilmeden yeme isteklerini bastırdığını gösterdi. Bunu test etmek amacıyla, bir grup fareye bağırsak mikrobiyotalarını (bağırsakta yaşayan mikroskobik canlı türlerini) bozacak şekilde dört hafta boyunca antibiyotik verdiler ve beslenme davranışlarını normal bağırsak mikrobiyotasına sahip normal farelerle karşılaştırdılar.

Antibiyotik kullanımının bir sonucu olarak belirli bağırsak bakteri türlerini kaybeden farelerin, normal farelere kıyasla iki kat daha fazla şekerli atıştırmalık tükettikleri görüldü. Bu farelerin mikrobiyotaları dışkı nakli yoluyla eski haline getirildikten sonra ise normal beslenme davranışına geri döndükleri gözlendi. Çalışma boyunca, her iki fare grubu da standart düzenli diyetlerinden aynı miktarda tükettiği belirtiliyor. Yani, bu davranış sadece tatlı atıştırmalıklara yönelik gibi görünüyor.

Bağırsak mikrobiyotasında yüzlerce bakteri türü bulunduğu için ekip, bu aşırı yeme davranışında hangi bakteri türlerinin daha fazla rol oynadığını bulmak için bir dizi deneme yapmış. Sonuçta, “tatlı” yeme isteğiyle en yüksek ilişkisi olan bakterilerin S24-7 familyasına ait türler (laboratuvar farelerine özgü bazı bakteriler) ve Lactobacillus türleri olduğunu bulmuşlar. Antibiyotik tedavisi nedeniyle mikrobiyotası bozulan fare grubuna bu bakteri türlerini tekrar verdiklerinde tatlı yeme hevesinin gerçekten de baskılandığı görülmüş.

Bağırsak bakterileri, hem farelerde hem de insanlarda bir dizi davranış ve hastalıkla ilişkilendirilmiş durumda. Bu çalışma da listeye sağlam bir madde daha ekliyor. Hatta günün birinde, alkol, nikotin ve diğer keyif verici maddeleri neden aşırı kullanma eğilimi gösterdiğimizi anlamak ve yorumlamak için bile model olarak kullanılabilir. Araştırmayı yürüten James Ousey, “Ağız yoluyla antibiyotik verilen kişilerin yeme alışkanlıklarında ve beslenme seçimlerinde farklılık olup olmadığını, bu seçimleri de bağırsak mikrobiyotasıyla ilişkilendirmenin mümkün olup olmadığını görmek çok ilginç olurdu” diyor.