Akdeniz Kendi Mirasını Yutabilir
Deniz seviyesinin küresel ısınma ile bağlantılı olarak yükselmesi pek çok canlı türünün geleceğini tehdit ediyor. Ekonomik etkilerini de çokça konuşuyoruz. Ama işin bir de tarihsel miras alanlarıyla ilgili yönü var. Malum, Akdeniz, medeniyetlerin doğuşuna şahit olmuş, onlarcasını, yüzlercesini beslemiş, sulamış, kültürel ve ekonomik alışverişlerine yataklık yapmış tarihi bir havza.
Nature Communications’da yayımlanan araştırma, bu kültürel ve tarihi havzayı bekleyen gerçeği acı acı anlatıyor. Çalışmaya göre, UNESCO Dünya Miras listesinde olan“suya yakın”alanların yüzde 80’i kıyısal erozyon ve sel riski altında. Yunanistan’ın Rodos’u, Cezayir’in Kasbah’ı, İtalya’nın Venedik’i dahil 49 yerleşim… UNESCO listesinde olmayanları da hesaba katınca, tablo vahim. Bir Alanya Kalesi, bir Girne Limanı yerine tekrar konamıyor sonuçta.
2100 yılına dek sel riskinin yüzde 50, kıyısal erozyon riskinin yüzde 13 artacağı belirtiliyor çalışmada. Yine de“2100’e kadar vaktimiz var” dememek gerekiyor böylesi bir durumda. Bazı yerleşimler için risk daha da yakında çünkü.
İsteyene çılgın isteyene basit öneriler
Araştırma riski ortaya koyuyor ama beraberinde çözüm önerileri de getiriyor. Anıtların denizden daha yüksek alanlara taşınması bunlardan biri. Ancak geniş alana yayılmış arkeolojik ve kültürel yerleşimler için bu pek gerçekçi bir çözüm değil.“Deniz suru gibi basit çözümler de düşünülebilir böylesi alanlar için” diyor işin uzmanları. Üstelik Akdeniz tarihi deniz suruna yabancı da değil.
Biraz uç, hafif egzantrik öneriler de var. Venedik 6 milyar euroluk“kapı projesi”nin inşasına başlamış bile. Kentin lagün alanı boyunca inşa edilecek bir dizi kapı sayesinde, gerekli durumlarda Adriyatik Denizi’nin hışmından kendini koruyabilecekmiş şehir.
REFERENCES
- 1. https://www.sciencemag.org/news/2018/10/sea-level-rise-could-drown-dozens-mediterranean-heritage-sites
- 2. https://www.nature.com/articles/s41467-018-06645-9