entr
  • instagram
  • Facebook
  • Twitter
  • Youtube
  • Linkedin
Logo
MENUMENU
  • HABERLER
  • MAKALELER
    • DERİN BAKIŞ
    • BİLGİ FABRİKALARI
  • VİDEOLAR
    • 1 DAKİKADA BİLİM
    • BİLİM 101
    • SÖYLEŞİLER
  • KUCAST
  • PsiKUloji
  • ScienceKuorner
  • BİLİM DALLARI
      • Adli Tıp
      • Antropoloji
      • Antropoloji; Sosyoloji
      • Arkeoloji
      • Astronomi
      • Beslenme
      • Bilişim
      • Bilişsellik
      • Biyoloji
      • Çevre/iklim
      • Dilbilim
      • Ekonomi
      • Enerji
      • Evrim
      • Felsefe
      • Fizik
      • Genetik
      • Gökbilim
      • Hukuk
      • Jeoloji
      • Kimya
      • Kozmoloji
      • Malzeme Bilimi
      • Matematik
      • Meteoroloji
      • Mühendislik
      • Nöroloji
      • Paleoantropoloji
      • Paleontoloji
      • Felsefe
      • Fizik
      • Siyaset Bilimi
      • Populasyon
      • Psikoloji
      • Siyaset Bilimi
      • Sosyoloji
      • Spor
      • Tarih
      • Teknoloji
      • Tıp
  • aKUstik
  • İNFOGRAFİK
MENUMENU
  • HABERLER
  • MAKALELER
    • DERİN BAKIŞ
    • BİLGİ FABRİKALARI
  • VİDEOLAR
    • 1 DAKİKADA BİLİM
    • BİLİM 101
    • SÖYLEŞİLER
  • KUCAST
  • PsiKUloji
  • ScienceKuorner
  • BİLİM DALLARI
      • Adli Tıp
      • Antropoloji
      • Antropoloji; Sosyoloji
      • Arkeoloji
      • Astronomi
      • Beslenme
      • Bilişim
      • Bilişsellik
      • Biyoloji
      • Çevre/iklim
      • Dilbilim
      • Ekonomi
      • Enerji
      • Evrim
      • Felsefe
      • Fizik
      • Genetik
      • Gökbilim
      • Hukuk
      • Jeoloji
      • Kimya
      • Kozmoloji
      • Malzeme Bilimi
      • Matematik
      • Meteoroloji
      • Mühendislik
      • Nöroloji
      • Paleoantropoloji
      • Paleontoloji
      • Felsefe
      • Fizik
      • Siyaset Bilimi
      • Populasyon
      • Psikoloji
      • Siyaset Bilimi
      • Sosyoloji
      • Spor
      • Tarih
      • Teknoloji
      • Tıp
  • aKUstik
  • İNFOGRAFİK
Skip to content
Homepage ARTICLES Gerçekten Ama, “Ne Düşünüyorsunuz?”
#
0 likes2,095 views

Gerçekten Ama, “Ne Düşünüyorsunuz?”

Author Özge Üstündağ Şubat 12, 2016
Bilim Dalları
Bilişsellik Psikoloji Sosyoloji Teknoloji

Kişiliğiniz ve Facebook

Facebook durum güncelleme sorusu, “Ne düşünüyorsun?” hiç de sıradan bir soru değilmiş. Bu soruya cevap yazacak olsanız, sevgilinizle neden ayrıldığınızı yazar mıydınız? Ya da, hayallerinizi süsleyen bir iş teklifi aldığınızı Facebook’ta arkadaşlarınızla paylaşır mıydınız? Belki de cevap olarak okuldan arkadaşlarınızla mezuniyet öncesi yaptığınız son futbol maçına kısaca atıfta bulunacaksınız.

Ama neden?

Facebook’ta durum güncellemek için kullanabileceğimiz onca konu içinden, neden bazılarımız hiç usanmadan takip ettiğimiz son moda diyetleri paylaşıyoruz da, bazılarımız politikacılara sürekli öfke kusuyoruz? Brunel Üniversitesi (İngiltere) araştırmacılarından, Tara C. Marshall ve ekibine göre, bu soruların yanıtı kişilik özelliklerimizde saklı.

Marshall ve ekibi, çalışmalarında kişilik özelliklerinin, Facebook durum güncelleme içeriğindeki etkisini incelediler. Araştırma için, ABD’de yaşayan 555 aktif Facebook kullanıcısına yönelik bir anket düzenlendi. Katılımcılardan, internet üzerinden doldurdukları ankette kişilik özellikleri (5 Faktör Kişilik Kuramı/The Big Five: dışa dönüklük, duygusal dengesizlik, deneyime açıklık, yumuşak başlılık ve sorumluluk), öz-güven duygusu, narsistik eğilimler (örn: kendini önemli gösterme ve etkileme arzusu), Facebook kullanımı (örn: Facebook’ta geçirilen zaman ve durum güncelleme frekansı), güncelleme yaptıkları konular, Facebook’u kullanma sebepleri ve son olarak da, takipçilerinden aldıkları beğeni/yorumlar hakkında bir takım soruları cevaplandırmaları istendi.

Dışadönük kullanıcılar Facebook’ta da “vızıldıyor”

Konuşurken başınızın etini yiyen arkadaşlarınız var mı? Onlar Facebook’ta ne düşündüklerini paylaşmadan önce kahveyi fazla kaçırmış olabilirler.

Araştırma sonuçları, dışadönüklerin, daha çok sosyal faaliyetleriyle ve günlük yaşamlarıyla ilgili güncelleme yaptıklarını gösteriyor. Büyük ihtimalle, çevrenizdeki “sosyal arıları”, katıldıkları yaz partisi hakkında Facebook’ta yorum yaparken yakalayabilirsiniz. Kısacası, Marshall ve ekibinin bulguları, dışadönüklerin internet ortamında bile doyurmak istedikleri bir iletişim açlığı içinde olduklarını ifade ediyor. Ayrıca, sosyal kasları kuvvetli kişiler, Facebook’u özellikle iletişim kurmak için kullanıyorlarsa, sosyal hayatları hakkında daha fazla paylaşımda bulunuyorlar. Araştırmacıların da makalelerinde özetledikleri gibi, Facebook durum güncellemeleri, dışadönükler için eşi benzeri olmayan bir iletişim aracı. 

Meraklı parmaklar farkındalığınızı artırma peşinde

Ulu bir ağaç gölgesinde, kahve lekeli kitaplarının sayfaları arasında kendilerinden geçmiş alimler vardır ya, onlar da sizinle ne düşündüklerini paylaşmak istiyorlar; ama muhabbet etmek için değil.

Araştırmaya göre, deneyime açıklık, entelektüel içerikli Facebook durum güncellemeleriyle ilintili. Deneyime açık fikir insanları genel olarak daha yaratıcı, bilgili ve yeni fikir üretmeye meraklı olurlar. Dahası, Facebook’u kendilerini ifade etmek için kullananlar, düzenli olarak ülkenin durumuyla ya da bilimsel araştırmalarla ilgili haberleri paylaşıyorlar.

Facebook’ta çocuklarının tuvalet eğitimi hakkında kimler durum güncelliyor?

Sorumluluk duygusu ağır basan, titiz ve çalışkan kişiler en çok çocukları hakkında güncelleme yapıyorlar. Araştırmacılar, aşırı dikkatli ebeveynlerin Facebook’ta çocukları hakkında yaptıkları paylaşımları, içlerindeki rekabet duygusunun dolaylı olarak tetiklediğini düşünüyorlar. Diğer taraftan da, disiplin ve tertipten hoşlanan yeni anne-babalar, arkadaşlarıyla buluşmak için zamandan yana fakir olabilir ve gerçek hayatta bu şekilde tanıdıklarından yardım alamayabilirler. Dolayısıyla, yeni rollerine uyum sağlarken yaptıkları Facebook güncellemeleri, onlara ihtiyaç duydukları sosyal desteği sağlayabilir.

Bazıları değere layık olduklarını kanıtlamaya çalışıyor

Marshall ve ekibi, araştırmalarında öz-güveni düşük kullanıcıların, sevgilileriyle ilgili sık sık güncelleme yaptıklarını buldular. Bunlar, Facebook’u kendilerini ifade etmek için değil de, başkalarından onay almak ve kendi değerlerini onlara kanıtlamak için kullanıyorlar. Partnerlerini kaybetme duygusu, özgüven eksikliği hissedenleri ilişkilerini kaybetme riskine karşı aşk hayatlarıyla ilgili bolca paylaşım yapmaya itmiş olabilir. Ayrıca, araştırmalara göre, özgüven yoksunu insanlar, endişelerinin yoğunlaştığı  günlerde daha fazla güncelleme yapıyorlar. Yani, “mutlu çift” hakkında Facebook’ta yorum yazmadan önce iki kere düşünebilirsiniz.

“Paylaştıklarıma baksana!” O sürekli Facebook’ta

İnsanlar, genellikle kendilerini vazgeçilemez göstermeye meraklı ve bencil amaçları olan narsistler hakkında pek olumlu düşünmezler. Ayrıca, araştırmanın da gösterdiği üzere, Facebook’ta narsistlerin başarılarıyla ilgili daha çok paylaşım yapmaları, onların gerçekten gösterişe meraklı olduklarıyla ilgili algıyı daha da kuvvetlendiriyor.

Bununla beraber, narsistik kişilik özelliği, Facebook’ta daha fazla beğeni ve yorum almayla ilintili (öz-güvenle kıyaslandığında). Ancak, narsistlerin başarı odaklı paylaşımları, yalnızca daha fazla beğeni ve yorum aldıklarını ankette belirttiklerinde artış gösteriyor. Bu da, narsistlerin hakikaten pohpohlanmaya aç olduklarına işaret etmekle birlikte, yaptıklarının onaylanması için bile bile, başarı odaklı durum güncellemeleri yaptıklarını gösteriyor olabilir. Belki de, narsistlerle online ilişki antipatiyi ortadan kaldırıyordur ama, sonuçlar kişisel bildirimlere dayalı olduğu için, konu hakkında daha fazla araştırma yapılması gerekiyor.

Diğer taraftansa, Facebook’u kendilerini ifade etmek için kullanan ilgi aşıkları, izledikleri diyet ve sportif faaliyetlerle ilgili güncelleme yapmaktan çok zevk alıyorlar. Dolayısıyla da, “sağlıklı yaşam” paylaşımlarıyla herkese kendilerine ne kadar iyi baktıklarını kanıtlıyorlar.

Sosyal medyanın kurnaz tüketicileri olarak hayatımızı sanal aleme taşımaktan kim bilir hangi sebepten ötürü hoşlanıyoruz. Ama, araştırmacıların da dediği gibi, “Durum güncellemelerinizin arkadaşlarınız tarafından nasıl algılandığının farkında olmak, sıkıcı konuları paylaşmak yerine, daha eğlenceli güncellemeler yapmanıza yardımcı olabilir.”

REFERENCES

  • 1. Marshall, C. T., Lefringhausen, K., & Ferenczi, N. (2015). The Big Five, self-esteem, and narcissism as predictors of the topics people write about in Facebook status updates. Personality and Individual Differences, 85, 35-40. doi: 10.1016/j.paid.2015.04.

Yazı dolaşımı

Önceki Önceki Karanlık Madde Karanlıktan Çıkamadı
Sonraki Sonraki İnternet’teki Kediler: Kaytarmak İçin Bahane mi Yoksa Duygusal İlk Yardım mı?

E-Mail Listemize Katılın

Tel: +90 212 338 10 00

Rumelifeneri Yolu 34450 Sarıyer İstanbul Türkiye

E-Posta: kurious@ku.edu.tr


Logo
Herkes İçin Bilim
  • instagram
  • Facebook
  • Twitter
  • Youtube
  • Linkedin

Yazarımız Olun

BİLİM OKURYAZARI bir toplum hedefine katkı yapmak için oluşturduğumuz bu siteye siz de ortak olmak, uğraşımızı, misyonumuzu paylaşmak istemez misiniz?

  • Künye
  • İletişim
© Copyright 2019, Koç University